Deizm, Tanrı'nın varlığını kabul eden ancak Tanrı'nın evreni yarattıktan sonra dünya işlerine ve insanların yaşamına müdahale etmediğine inanan bir felsefi görüştür. Bu anlayış, Tanrı'nın evrenin işleyişine ve doğal yasalara müdahale etmediğini, evrenin bir saat gibi, Tanrı tarafından başlatıldıktan sonra kendi kendine işleyen bir mekanizma olduğunu savunur. Deizm, özellikle 17. ve 18. yüzyıllarda, Aydınlanma Çağı'nda Avrupa ve Amerika'da popülerlik kazanmıştır.
Deistler genellikle, Tanrı'nın varlığına ilişkin kanıtları doğa üzerinden, akıl yoluyla ve gözlemlenebilir evrendeki düzen ve karmaşıklık üzerinden ararlar. Onlara göre, dinî metinler veya vahiy yoluyla değil, akıl yoluyla Tanrı'nın varlığına ulaşılabilir. Bu nedenle deizm, geleneksel dinlerin ve onların kutsal kitaplarının otoritesini, ritüellerini ve dogmalarını reddeder. Deistler, ahlaki ve etik değerlerin de akıl yoluyla anlaşılabileceğine inanır.
Deizmin temel özellikleri şunlardır:
Tanrı'nın Varlığı: Deizm, evrenin ve içindeki düzenin bir yaratıcıya işaret ettiğini kabul eder. Ancak bu Tanrı, geleneksel teistik inançlardaki gibi insan yaşamına ve evrene sürekli müdahale eden bir varlık olarak görülmez.
Tanrı'nın Müdahalesizliği: Evren yaratıldıktan sonra Tanrı'nın doğal dünya yasalarına müdahale etmediği, evrenin kendi başına, belirlenmiş doğa yasaları çerçevesinde işlediği düşünülür.
Aklın ve Gözlemin Önemi: Deizmde, inanç ve bilgi, akıl yoluyla ve doğa üzerine yapılan gözlemler aracılığıyla elde edilir. Kutsal metinlere veya dini otoritelere dayalı inançlar eleştirilir.
Dini Ritüel ve Dogmalardan Uzaklık: Deizm, dini dogmaları, ritüelleri ve kurumları eleştirir. İnanç, bireysel akıl yürütme ve kişisel deneyime dayandırılmalıdır.
Ahlak ve Etik: Deistler, ahlakın ve etik değerlerin evrensel olduğuna ve bu değerlerin de akıl yoluyla keşfedilebileceğine inanır. Ahlak ve etik kurallarının evrensel olduğunu ve bunun zaten tüm dinlerde ve felsefi düşüncelerde benzer olduğunu, bunları da insanın düşünme yoluyla bulduğunu ve bulabileceğini savunur.
Deizm, farklı kültürlerde ve zaman dilimlerinde çeşitli biçimlerde ortaya çıkmıştır ve her deistin görüşleri birbirinden farklılık gösterebilir. Ancak genel olarak, deizm, din ve Tanrı hakkında sorgulayıcı bir yaklaşımı, akla ve gözleme dayalı bir inancı ifade eder. Tüm dinlerdeki insan yararına ve zararına olan her şeyin bir peygamber veya vahiy olmadan da insanın düşünerek ve analiz ederek ulaşabileceğinden yola çıktıkları için sevap ve günah kavramlarını da insanların icat ettiğini bununda Tanrının ve tarının insan ve evreni yaratmasına uygun olduğunu savunurlar. Özetle Tanrıyı (Allah'ı) kabul eder ama kutsal kitap ve peygamberlerin topluluklar tarafından oluşturulduğunu savunur.
Ayrıca EuroNews sitesinde Sertaç Aktan tarafından kaleme alınan Türkiyede Deizm'in neden yükseldiğine yönelik güzel bir araştırma yazısını okumanızı tavsiye deriz.