Dualizm, kelime anlamıyla “ikilik” demek. Felsefede ise varlığın iki temel ve bağımsız unsurdan oluştuğunu savunan bir düşünce akımı. En bilinen haliyle dualizm, zihin ve bedenin birbirinden farklı yapılar olduğunu ileri sürer. Bu görüş, insanın ne olduğu ve dünyayı nasıl algıladığı üzerine birçok tartışmanın temelini oluşturur.
Anksiyete, günlük yaşamda birçok kişinin deneyimlediği kaygı, endişe ve huzursuzluk hissi olarak tanımlanır. Bir sınav öncesi heyecanlanmak, önemli bir konuşma yapmadan önce gerilmek ya da belirsiz bir durum karşısında tedirgin olmak aslında normal bir anksiyete örneği. Bu his, insanı tehlikelere karşı hazırlayan doğal bir savunma mekanizması.
Depresyon, yalnızca üzgün hissetmekten ibaret olmayan, kişinin düşüncelerini, duygularını, davranışlarını ve günlük yaşamını etkileyen psikolojik bir rahatsızlık.
Feçes, vücudumuzun sindirim sistemi aracılığıyla atık maddeleri dışarıya attığı bir terim. Bu kelime, genellikle "dışkı" veya "gaita" olarak bilinen maddeyi tanımlar. İnsan vücudunda sindirilen besinler, besinlerin sindirimi ve emilmesinin ardından geriye kalan atıklar sindirim sisteminden geçer ve sonunda feçes olarak dışarı atılır. Feçes, sağlığımızı izlemek ve değerlendirmek için önemli bir biyolojik veri.
“Fotosentetik” kelimesi, fotosentez yapabilen canlılar için kullanılan bir sıfattır. Fotosentez, bitkiler, algler ve bazı bakterilerin güneş ışığını kimyasal enerjiye dönüştürme süreci. Bu canlılara “fotosentetik organizmalar” denir. Yani “fotosentetik” olmak, güneş ışığını kullanarak kendi besinini üretebilme yeteneğine sahip olmak demek.
Günümüzde teknoloji, iş dünyası ve eğitim alanlarında sıkça karşımıza çıkan integrated kelimesi, İngilizce kökenli bir terim. Türkçe karşılığı “entegrasyon sağlamış, bütünleşmiş, uyumlu bir şekilde bir araya gelmiş” anlamına gelir. Özellikle farklı parçaların, sistemlerin ya da süreçlerin tek bir bütün olarak çalışmasını ifade eder.
Kalpte üfürük, doktorun stetoskopla dinleme yaptığı sırada normal kalp seslerine ek olarak duyduğu farklı bir ses. Bu ses, kalpten ya da kalbe yakın damarlardan geçen kanın akışında oluşan türbülans nedeniyle ortaya çıkar. Üfürük, genellikle “hışırtı” veya “fısıltı” şeklinde duyulur.
Kolostomi, kalın bağırsağın (kolon) bir bölümünün karın duvarına açılan yapay bir delikten dışarıya çıkarılması işlemi. Bu işlem sonucunda bağırsağın ucu karın cildine dikilir ve buradan dışkı, stoma adı verilen bu açıklıktan özel bir torbaya boşaltılır. Kolostomi, cerrahi bir girişimdir ve genellikle bağırsağın normal yolla işlevini sürdüremediği durumlarda uygulanır.
Hacamat, geleneksel tıp uygulamalarından biri olup, kanın vücuttaki belirli bölgelerden vakum yöntemiyle çıkarılması işlemi. Tıpta “kupa terapisi” olarak da bilinir. Binlerce yıllık bir geçmişi olan bu yöntem; eski Mısır, Çin, Orta Doğu ve Anadolu kültürlerinde yaygın olarak kullanılmış. İslam kültüründe ise özellikle Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed’in tavsiyeleriyle birlikte “sünnet” kabul edilen uygulamalardan biri.
Lenfoma, bağışıklık sisteminin önemli bir parçası olan lenfatik sistemde gelişen bir kanser türü. Lenfatik sistem; lenf düğümleri, dalak, kemik iliği ve lenf damarlarından oluşur. Bu sistem vücudu enfeksiyonlara karşı korur. Lenfoma, bu yapıdaki lenfosit adı verilen beyaz kan hücrelerinin kontrolsüz şekilde çoğalması sonucu ortaya çıkar.
Lenfödem, lenf sıvısının vücutta normal akışını yapamaması sonucu deri altında birikmesiyle ortaya çıkan kronik bir sağlık problemi. En çok kol ve bacaklarda görülse de vücudun farklı bölgelerinde de ortaya çıkabilir. Şişlik, ağırlık hissi, gerginlik ve hareket kısıtlılığı gibi belirtilerle kendini gösterir.
Mikrokalsifikasyon, özellikle mamografi sırasında tespit edilen, meme dokusunda ortaya çıkan çok küçük kalsiyum birikimleri. Bu kalsiyum noktaları gözle görülmeyecek kadar küçüktür ve genellikle milimetrenin onda biri büyüklüğünde. Çoğu zaman mikrokalsifikasyonlar tek başına bir hastalık belirtisi değildir, ancak bazı durumlarda meme sağlığı açısından önemli ipuçları verebilir.
Hristiyanlık tarihi boyunca birçok farklı inanç yorumu ortaya çıkmış, bu yorumlar kimi zaman mezhepsel ayrılıklara kadar uzanmıştır. Bu ayrılıklardan biri de “Monofizitlik” olarak bilinir. Peki monofizit ne demek?
Göğüs sağlığını korumak ve olası hastalıkları erken dönemde tespit etmek için geliştirilen yöntemlerden biri mamografi. Özellikle meme kanseri taramasında kullanılan bu yöntem, düşük doz X ışını teknolojisiyle memenin görüntülenmesini sağlar.
Kalp sağlığı, genel yaşam kalitemizi doğrudan etkileyen en önemli unsurlardan biridir. Ancak bazen kalp, farkında bile olmadığımız iltihaplanma süreçleriyle mücadele ediyor olabilir.
Niktofobi, kişinin karanlıktan duyduğu aşırı ve mantık dışı korkudur. Yunanca "nyx" (gece) ve "phobos" (korku) kelimelerinden türetilmiştir. Halk arasında genellikle “karanlık korkusu” olarak bilinir. Bu fobi, özellikle çocuklarda yaygın olsa da, bazı yetişkinlerde de yaşam kalitesini ciddi şekilde etkileyebilir.
Findeks, Türkiye’de bireylerin ve kurumların finansal geçmişlerini, kredi notlarını ve ödeme alışkanlıklarını gösteren bir finansal analiz platformu. Türkiye’deki 9 büyük bankanın ortaklığıyla kurulan Kredi Kayıt Bürosu (KKB) tarafından geliştirilmiş.
Biyokimyager, canlı organizmalarda meydana gelen kimyasal süreçleri inceleyen uzman kişidir. “Biyo” (canlı) ve “kimya” kelimelerinin birleşiminden oluşan bu meslek, biyoloji ve kimyanın kesişim noktasında yer alır. Biyokimyagerler, hücre düzeyindeki olayları moleküler boyutta araştırarak yaşamın temel mekanizmalarını anlamaya çalışırlar.
Acı biber sever misiniz? Dilinizi yakan, gözlerinizi yaşartan o biberlerin ne kadar acı olduğunu hiç merak ettiniz mi? İşte tam bu noktada devreye Scoville Ölçeği giriyor. Acının ölçüldüğü bu bilimsel ölçek, hangi biberin ne kadar yakıcı olduğunu belirlemenin evrensel yolu olarak kullanılıyor.
Süpernova, bir yıldızın yaşamının son aşamasında meydana gelen devasa ve dramatik bir patlama. Bu olay, evrendeki en parlak ve en enerjik doğa olaylarından biri olarak kabul edilir. Peki, süpernova tam olarak nedir ve neden bu kadar önemli?
Anti-HBs, hepatit B virüsüne (HBV) karşı gelişen bir antikor ve bağışıklık sisteminin bu virüse verdiği yanıtı gösterir. Hepatit B enfeksiyonu veya aşılamadan sonra vücutta üretilen bu antikor, bağışıklık durumunun değerlendirilmesinde önemli bir biyokimyasal gösterge.
Jugularis, Latince kökenli bir terim olup genellikle tıp literatüründe ve anatomi derslerinde kullanılıyor. Türkçeye "boyunla ilgili" veya "boyundaki büyük damarlarla ilgili" anlamında çevrilebilir. Bu terim, özellikle insan anatomisinde vena jugularis (juguler ven) olarak geçen önemli damarlara işaret ediyor. Jugularis, baş ve boyundan kalbe kan taşıyan bu damarlarla bağlantılı.
Konservatif tedavi, hastalık veya yaralanmanın cerrahi müdahale yerine ilaç, fizik tedavi, beslenme düzenlemesi, istirahat ve diğer cerrahi olmayan yöntemlerle tedavi edilmesi anlamına gelir. Bu tedavi yaklaşımı, invaziv (vücuda giriş gerektiren) yöntemlerden kaçınmayı ve hastalığı mümkün olduğunca doğal iyileşme süreçleriyle yönetmeyi hedefler. Konservatif tedavi, genellikle daha az riskli olduğu için ilk tercih edilen tedavi yöntemlerinden biri.
İstatistik Mini Etek Gibidir: Çok Şey Gösterir Ama En Önemlisini Göstermez